Bir Voleybol Ülkesi: Türkiye

Türkiye, Uluslararası Voleybol Federasyonu’nun (FIVB) en son 26 Haziran’da güncellediği Dünya Sıralamasında ABD, Brezilya ve Çin’in arkasında 4. sırada. Bu, kadın voleybolu konusunda Türkiye’nin doğru bir sistem uyguladığını ve bu sistem sayesinde başarılı olduğunu gösteren bir ölçek niteliğinde. Ülkemizin voleyboldaki en büyük başarısı bu da değil. Türkiye’nin sıralamada yukarılara çıkmanın yanında turnuva katılımları konusunda geliştirdiği alışkanlık ve bir voleybol ekolü haline gelmiş olması, bana göre en az bu dereceyi elde etmek kadar zor. Peki Türkiye kadın voleybolu alanında neleri doğru yapıyor ve bu devamlılığı sağlamanın temelinde ne var? 2021 Avrupa Kadınlar Voleybol Şampiyonası devam ederken bu konuyu biraz irdeleyelim dedik.

Türkiye Kadın Voleybol Takımı’nın, 2003 senesinden itibaren, öncesinde 5 kez katılabildiği Avrupa Şampiyonası’nın müdavimi haline geldiğini söyleyebiliriz. Türkiye 2003’ten itibaren 7 Avrupa Şampiyonası’na katılırken bu turnuvalarda 2 tane de gümüş madalya aldı. Sultanlarımız ayrıca, 2 Olimpiyat ve üç Dünya Şampiyonası’nda ülkemizi temsil etti.

Bu başarının arkasındaki en önemli etkenlerden birisi federasyonun ve kulüplerin ortaklaşa yaptığı doğru voleybol yatırımları. Bunların en başında 6-12 yaş grubunu voleybolla tanıştırmayı hedefleyen Fabrika Voleybol organizasyonunun geldiği söylenebilir. Bu organizasyonda Türkiye Voleybol Federasyonu (TVF), adil oyun ruhuna sahip spor kültürü ve disiplinini yaşamının bir parçası haline getirmiş bilinçli kuşaklar yetiştirmeyi hedefliyor. 2013 yılında başlanan proje kapsamında şu an Türkiye genelinde 28 farklı yerde voleybol okulu açmış bulunmakta. TVF başkanı Akif Üstündağ, Ajansspor’a verdiği söyleşide bu okulların Türkiye genelinde çalışan 100 kadar tarama hocasının keşfettiği yeteneklerin ilk durağı olduğunu ifade ediyor. Bunun yanında Ankara’da bulunan TVF Spor Lisesi de federasyonun önemli yatırımları arasında bulunuyor. Burada okumaya hak kazanan genç sporculara konaklama ve spor tesislerinden yararlanma gibi imkanlar sunuluyor. Bu sayede TVF, belirli bir eğitim sistemi ile milli takım düzeyinde sporcular yetiştirilmesine olanak veriyor. Federasyonun yatırımlarına ek olarak, kulüplerin kendi bünyesinde yetiştirdiği yerli oyunculara süre vermeleri, milli takımın oyuncu havuzunun genişlemesine ve kalitesinin artmasında önemli bir etken. Bu süreçte kulüplerimizin kendi altyapılarında yetiştirdikleri sayısız oyuncuyla, Avrupa ve Dünya kulüp turnuvalarında birçok başarı elde ettiğini de unutmayalım.

Türkiye’nin voleybol konusunda bir ekol oluşturduğunu ve kendisine ait bir sistem geliştirdiğini söylemek işten bile değil. Mevcut liyakat, eğitim, bilim, takım çalışması ile bizlerin göğsünü kabartan kulüplerimizin ve milli takımlarımızın elde ettiği başarıların artarak devam etmesini diliyoruz.  Bu zor günlerimizde bizlere yaşattıkları gurur, mutluluk ve diğer bütün duygular için filenin şahane sultanlarına teşekkür ediyorum. Daha fazla spor içeriği için Radyo Bilkent’in eşsiz spor programı Tie Break’i takip edebilirsiniz.