Açık Kalan Sekmeler: Yaz Akşamlarına Film Eşlikçileri
Yazın gelişiyle birlikte günler uzar, hisler derinleşir, her şey biraz daha film gibi gelmeye başlar. Işık değişir, şehir yavaşlar, insanın içini kıpır kıpır eden bir belirsizlik çöker. Tatiller, tesadüfler, geç kalınmış itiraflar, uzaklara bakarak susulan anlar… Yaz, sinemanın en çok sevdiği mevsimdir belki de. Bu yüzden bu listede yazın farklı ruh hallerine karşılık gelen 13 filmi senin için bir araya getirdik. İster romantik bir karmaşada kaybolmak iste, ister tuhaf bir gerilimin içinde serinlemeyi tercih et, burada kesinlikle sana göre bir yaz var!
Işıkta Saklı Karanlık – Gerilim Filmleri
Bazı yazlar huzurlu olmaz. Her şey fazla parlak, fazla sessizdir ve bu sessizliğin içinde bir şeylerin ters gittiğini hissedersin. Tatil havası gibi başlayan hikâyeler bir anda yerini huzursuz bakışlara, tuhaf gerginliklere bırakır.
Saltburn:Oxford Üniversitesinde tanışmış iki arkadaş, yazı ihtişamlı bir evde birlikte geçirir. İngiltere kırsalında geçen bu yaz, göz alıcı ama boğucu. Bastırılmış arzular, sınıfsal gerilim ve şok edici detaylarla dolu.
Saltburn’ü izlediysen bu filmlere de bakabilirsin: “Triangle of Sadness”, “Midsommar”, “The Menu”.
Havada Ağırlaşan Hisler – Dram Filmleri
Yaz her zaman neşeli geçmez. Bazen fazla sessizdir; sokaklar yavaşlar, insanlar içine döner, geçmiş birden daha yakın hissedilir. Bu filmler tam da o yazlara benziyor. Konuşmadan çok bakan, sakin ama içten içe yoran, ağır ama iyi gelen hikâyeler. İzledikten sonra bir süre uzaklara dalabilirsin, çünkü hissettikleri kolay kolay geçmiyor.
The Florida Project: Renkli duvarlar, mor motel odaları ve minik kahkahalarla dolu bir yaz... Ama perde arkasında başka bir hikâye var. Hayal dünyasının gölgesinde büyüyen çocuklar, yok sayılan bir yoksulluğun içinden sesleniyor. Yaz burada oyun gibi başlıyor, ama gerçek çok daha ağır.
Bunları da beğenebilirsin: “American Honey”, “Waves”, “Aşk, Büyü, vs”.
Güneş Gözlüğü, Aşk ve Biraz Müzik - Romantik Komedi Filmleri
Yazın o hafif esintisi gibi: neşeli ama biraz karışık, rahat ama içinde küçük bir sızı olan hikâyeler... Kimi şarkıyla başlar, kimi bir bakışla. Bazen bir düğün, bazen rastgele bir karşılaşma olur dönüm noktası. Bu filmler tam o tatlı yaz akşamlarını hatırlatıyor, her şey biraz rastgele, ama hissettirdikleri gerçek.
Mamma Mia!: Klasikleşmiş bir yaz filmi. Yaz tatili, bir Yunan adası, eski aşklar ve bolca ABBA… Mamma Mia! tam anlamıyla “yazın enerjisi” gibi hissettiriyor. Dans edilen avlular, masmavi deniz, düğün hazırlıkları ve her sahnede içten gelen bir neşe var. Bazı yazlar ciddi şeyler düşünülmez; sadece şarkı söylenir, güneşlenilir ve biraz da geçmişe gülümseyerek bakılır.
Bu filmi sevdiysen bunları da beğenebilirsin: “High Fidelity”, “Cha Cha Real Smooth”, “Licorice Pizza”.
Umarım ki bu film tavsiyeleriyle yazın tadını bizim gibi çıkarabilirsin! Çok daha fazlası için Radyo Bilkent’i Instagram hesabımızdan veya radyobilkent.com üzerinden takip etmeyi unutma! Tekrar buluşana kadar içinden gelen sesle kal!