Hanoi Rocks: Glam Rock Dünyasında Bir Fin Rüzgârı
80’lerdeki Glam Rock kültürünü tek bir grupla anlatmak istesek bunu yapmak için en ideal tercih Hanoi Rocks olurdu. Evsiz müzisyenler olarak başladıkları kariyerlerine grup bateristi Razzle’ın trajik ölümüyle son veren Fin rock grubu , dönemlerine damga vurmayı ve artlarından gelecek onlarca gruba ilham olmayı başardı.
Hanoi Rocks, 1979’da solist Michael Monroe ve gitarist Andy McCoy tarafından kuruldu ve o yıllarda Finlandiya barlarında seslendirdikleri coverlarla yerel bir üne kavuştu. Daha sonra grup, kendi kayıtlarını oluşturmak adına Stockholm’a taşındı ve evsizlik dönemleri başladı. İlk teklileri “I Want You” piyasaya çıkana kadar grup üyeleri Stockholm sokaklarında yaşıyor ve geçimlerini dilencilik ile sağlıyorlardı. İlk parçalarının ardından grup İskandinavya’da tanınmaya başladı ve 102 gün sürecek Finlandiya turnesiyle ilk büyük konserlerini verdiler. Sergiledikleri sıra dışı canlı performanslarla konserler kısa sürede çok büyük bir ilgi topladı. Hanoi Rocks sahneye çıkıyor, tozu dumanı birbirine katıyor ve çılgınlar gibi eğlendiriyordu. Turneyle beraber yakaladıkları şöhretin ardından grup önce ilk albümleri “Bangkok Shocks”ı kaydetti, daha sonra ise dönemin herhangi bir rock grubu için vadedilen topraklar olan İngiltere’ye doğru yola koyuldu.
İngiltere’ye gelmelerinin ardından tekliler yayınlamaya ve konserler vermeye devam ettiler. 1982 Ağustos ayında, grup solisti Michael Monroe tutkulu bir Hanoi Rocks hayranı olan Nicholas “Razzle” Dingley ile tanıştı. Genç baterist önce gruba sahne arkalarında eşlik etti, daha sonra ise grup davulcusu Gyp Casino’nun uyuşturucu bağımlılığı sebebiyle gruptan kovulmasının ardından Hanoi Rocks ile sahne almaya başladı. Böylece Hanoi Rocks’ın onları bugün bile belli bir popülariteye sahip olmalarını sağlayan kemik kadrosu oluşmuş oldu. Art arda çıkan başarılı albümlerin ardından grup, adını Amerika’ya ve Japonya’ya taşımayı başardı. 1985’e kadar Hanoi Rocks dönemin en iyi sahne performansına sahip gruplarından biri olarak görülüyordu. Müzik dünyasını kasıp kavurdukları bu 3 yılda grup bir milyona yakın albüm sattı ve 80’ler rock dünyasında büyük bir sansasyon yarattı. Öyle ki, gelmiş geçmiş en ünlü rock gruplarından biri olan Guns N’ Roses’ın bir numaralı ilham kaynağı Hanoi Rocks’tı. Yine Foo Fighters ve Alice in Chains gibi ünlü rock gruplarında da Hanoi Rocks’tan izler görmek mümkün.
Hanoi Rocks’ın bu yükselişi bir Amerika turnesi sırasında Mötley Crüe ile karşılaşana kadar devam etti. Mötley Crüe, müziklerinin yanı sıra uyuşturucu bağımlılıklarıyla ve isimlerinin karıştığı büyük skandallarla bilinen Amerikalı bir rock grubu. Kendilerini daha yakından tanımak isterseniz Netflix’te “The Dirt” isimli muhteşem bir biyografileri var. Filmde Razzle’a da hayat verilmiş. Bu grup, tüm üyelerinin ölümle en az bir kez burun buruna gelmiş olmasının yanı sıra kendilerine yakın herkesin hayatını da yokuş aşağı sürüyor. Kariyerlerini bitirdikleri müzisyenlere ve menajerlere çokça örnek verilebilir. 1984’te Hanoi Rocks’ın da yolu Mötley Crüe ile kesişti. Beraber düzenledikleri bir parti için alkol almaya giderken Mötley Crüe solisti Vince Neil’ın alkollü olarak sürdüğü araç kaza yaptı ve yolcu koltuğundaki Razzle olay yerinde hayatını kaybetti. Razzle, Hanoi Rocks’ın en dinamik üyesi ve onları bir arada tutan kişiydi. Onu kaybetmenin yarattığı travmanın ardından Hanoi Rocks çok geçmeden dağıldı. Böylece Finlandiyalı rock grubunun macerası kariyerlerinin zirvesindelerken sona ermek zorunda kaldı.
Razzle öldükten sonra grup, onun anısına Helsinki’de düzenlenen bir konserde “Million Miles Away”i seslendirdi ve şarkıyı kaybettikleri dostlarına adadılar. Michael Monroe’nun sahnede göz yaşlarına hâkim olamadığı bu performans hem Hanoi Rocks’ın ne kadar büyüleyici canlı performanslara imza atabileceğini gösteriyor hem de bu trajik hikâyeyi kimsenin yapamayacağı kadar iyi özetliyor.
Daha fazlası için Radyo Bilkent’i Twitter ve Instagram hesaplarından takip etmeyi unutmayın!